Cinsel İşlev Bozuklukları

Cinsel İşlev Bozuklukları

13 Eki 2024

Üstünde mutlu yazan bir kapsülü dişleri arasında tutan kadın
Üstünde mutlu yazan bir kapsülü dişleri arasında tutan kadın

Dünyanın çeşitli kültürlerinde yapılan araştırmalar cinsel sorunların çok sık yaşandığını ortaya koymaktadır. Yapılan çalışmaların değerlendirilmesinde her üç kişiden birinin yaşamının herhangi bir döneminde en az bir cinsel işlev bozukluğu yaşadığını ortaya koymuştur. 

Birçok toplum ve kültürde yapılan çalışmalar cinsel işlev bozukluklarının sıklığı konusunda benzer sonuçlar göstermektedir. Fakat, her toplum ve kültüre göre cinsel bozukluklar farklılık göstermektedir. Bunun nedenleri çok çeşitlidir ama en önemlisi bazı toplumlarda cinselliğin bir tabu olarak algılanmasıdır. Ayrıca muhafazakar toplumlarda daha sık görülen kadın bekaretinin önemsenmesi gibi yargılar kadınlarda vajinismus ve cinsel isteksizlik gibi bozuklukların, bu konudaki tabuları yıkmış toplumlara göre daha sık görüldüğü belirtilmiştir.

Cinsel Sorunların Yaygınlığı

Genel olarak insanlar cinsel sorunları olan kişileri dinleme eğiliminde değillerdir. Toplum, özellikle erkeklerin sorunları konusunda ağızlarını sıkı tutmalarını bekler. Uzun yıllar boyunca ruh sağlığı da benzer lekeyi taşıdı, insanlar bunalımlarından ya da depresyonlarından söz etmeye teşvik edilmediler ve ruh hastalıkları göz ardı edildi.

Cinsel sorunlar genellikle kişiden kişiye büyük farklılıklar gösterebilir. Toplumlar arasında da bu sorunların yaygınlığı değişiklik gösterebilir. Cinsel sorunlar geniş bir yelpazeye yayılabilir ve birçok farklı etken tarafından etkilenebilir.

Örneğin, yaygın cinsel sorunlar arasında cinsel isteksizlik, ereksiyon bozukluğu, orgazm problemleri, ağrılı cinsel ilişki (disparoni), vajinismus gibi durumlar bulunabilir. Bu sorunlar bireyin yaşam kalitesini etkileyebilir ve ilişkiler üzerinde önemli bir yük oluşturabilir.

Cinsel sorunların yaygınlığı üzerinde etkili olan faktörler arasında psikolojik durum, ilişki kalitesi, fizyolojik sağlık, hormon dengesi, yaşam tarzı ve kültürel etkiler bulunabilir. Ayrıca, toplumsal normlar ve cinsellikle ilgili tabular da cinsel sorunların yaygınlığına etki edebilir.

Önemli olan, cinsel sorunların yaygınlığının geniş bir perspektiften değerlendirilmesi ve bireylerin bu konularda sağlık profesyonellerinden yardım alabilmesidir. Cinsel sağlık konularında açık iletişim ve doğru bilgiye erişim, sorunların çözümünde önemli adımlar olabilir.

Cinsel Bozukluklar

  • Erkeklerde Düşük Cinsel İstek Bozukluğu: Cinsel aktivite başladığında performansı yeterli olsa bile, düşünce ve isteklerin olmadığı durumdur. Erkeklerde düşük cinsel istek bozukluğu, tıbbi literatürde "cinsel istek azalması" veya "hipoaktif cinsel istek bozukluğu" olarak bilinir. Bu durum, bir erkeğin cinsel isteğinin normalden belirgin şekilde azalması veya neredeyse yok olması olarak tanımlanır. Cinsel istek, biyolojik, psikolojik ve sosyal faktörlerin karmaşık etkileşimi sonucu oluşan bir durumdur.

    Erkeklerde düşük cinsel istek bozukluğunun yaygınlığı, çeşitli çalışmalarda farklı rakamlar vermekle birlikte, toplumdan topluma ve yaş gruplarına göre değişiklik gösterebilir. Yaygın olarak kabul gören bir rakam vermek gerekirse, yetişkin erkeklerin %10 ila %20'sinde cinsel istek sorunları yaşandığı belirtilmektedir.

    Düşük cinsel istek bozukluğunun nedenleri arasında fiziksel sağlık sorunları (örneğin hormonal dengesizlikler, kronik hastalıklar), psikolojik faktörler (örneğin stres, depresyon, ilişki sorunları), ilaçlar (örneğin antidepresanlar, kan basıncı düşürücüler) ve yaşam tarzı faktörleri (örneğin uyuşturucu kullanımı, aşırı alkol tüketimi) bulunabilir.

  • Sertleşme Bozukluğu: Diğer bir adıyla iktidarsızlık olarak bilinen sertleşme bozukluğu kısmi veya tamamen olabilir. Her iki durumda da sertleşme, tatmin edici bir cinsellik için yeterli değildir. İktidarsızlık aynı zamanda, kişinin sadece azı durumlarda sertleşebilmesi gibi durumsal da olabilir. Sertleşme bozukluğu genç erkekleri en az %2’sini etkileyen ve erkeklerdeki cinsel problemler arasında en yaygın olanıdır; cinsel işlev bozuklukları arasında, yaşamın sonraki dönemlerinde ilk defa ortaya çıkan tek bozukluktur.

  • Erken Boşalma: Erkek istediğinden daha önce orgazm olur. Fakat farklı çalışmalar kaç dakikanın gerçekten erken olduğu ile ilgili farklı standartlar kullanmaktadır. İlişkilerdeki stres de problemi arttırabilir ve u da daha fazla kontrol kayına yol açabilir. Erken boşalma yaygın olarak görülen bir bozukluktur.

  • Geç Boşalma: Geç boşalma yaşayan erkekler boşalmakta bir sorun yaşamazlar fakat orgazm olmakla ilgili problem yaşamaktadırlar. Performans ile ilgili kaygı da kişilerde ikincil iktidarsızlık yaratabilir. Bu bozukluk yaşam boyu var olsa da bir erkek her zaman için mastürbasyon yoluyla boşalabilir. Geç boşalma, yaygın olmayan bir bozukluktur.

  • Kadında Cinsel İlgi/ Uyarılma Bozukluğu: cinsel istek, kişinin kalıtsal güdüleri, öz güveni, önceki cinsel hayatındaki tatmin, ir partnerinin olup olmaması ve partneriyle cinsellik dışındaki alanlarda da iyi bir ilişkilerinin olması gibi pek çok faktöre dayanmaktadır. Cinsel ilgi düşüklüğü, tedaviye gelen kadınlar arasında en yaygın görülen şikayettir. 18-59 yaşları arasındaki kadınların yaklaşık %30’u, cinsel isteklerinin düşük olduğu en azından aylar süren bir dönem tanılamaktadırlar. Düşük cinse istek menopoza girmiş kadınlarda daha fazla görülür. 

  • Cinsel Organlarda-Pelviste Ağrı/İçe Girme Bozukluğu: bazı kadınlar, cinsel ilişkiye girmeye çalıştıklarında önemli boyutlarda sıkıntı yaşarlar. Acı, bir ağrı, sancı veya keskin bir ağrı olarak tanımlanabilecek vajinal kasların kasılması şeklinde kramplar olarak yaşanır. Kaygı da pelvik tabanın gerilmesine yol açar ve ilişkinin tamamlanmasını engelleyecek boyutta ciddi ağrıyla sonuçlanır. Bir noktadan sonra da cinsel zevkin yerini kaygı alır. 

  • Kadında Orgazm Bozukluğu: kadın orgazmın çok yavaş, çok nadir veya çok zayıf olması ile ilgili zorluklar yaşar. Orgazmı, aynı zamanda kan basıncını düşüren ilaçlar, merkezi sinir sistemi uyaranları, azı antidepresanlar gibi ilaçlar da baskılayabilir. Olası psikolojik faktörler ise amile kalma korkusu, kişinin partnerine karşı sert tavırları ve cinsellikle ilgili genel olarak yaşanan suçluluktur. Bir kere öğrenildikten sonra, bir kadının orgazm olması devam eden ir durum olur ve yaşam boyunca da gelişir.

Email:

merhaba@ecemdadakci.com

Telefon:

0540 090 2222

Adres:

Şükrüpaşa mah. İbrahim Zagra cad.

No: 20, Diamond City, Ofis No: 30

Edirne / Merkez

© Ecem Dadakçı

Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri

2024

Email:

merhaba@ecemdadakci.com

Telefon:

0540 090 2222

Adres:

Şükrüpaşa mah. İbrahim Zagra cad.

No: 20, Diamond City, Ofis No: 30

Edirne / Merkez

© Ecem Dadakçı

Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri

2024

Email:

merhaba@ecemdadakci.com

Telefon:

0540 090 2222

Adres:

Şükrüpaşa mah. İbrahim Zagra cad.

No: 20, Diamond City, Ofis No: 30

Edirne / Merkez

© Ecem Dadakçı

Psikolojik Danışmanlık Hizmetleri

2024